İlişkisi olmayan insan, bir kurgudan ibarettir. İnsan, ötekinin varlığıyla var olur. Yakınlık ihtiyacı bu yüzden hayatidir.
Bu kadar insan yalnızken, neden bu kadar insan yalnız? Çünkü, yakınlık, hayati olduğu kadar korkutucudur da. İnsan ilişki içinde, kendisinin karanlık taraflarıyla yüzleşir. Öfkesi, kıskançlığı, hayal kırıklığı, bencilliği, manipülatifliği, ihmali, işgali… Yakın olmak isteyip, olamayışımız bu yüzdendir. İlişki içindeki kendimizle tanışmak kolay değildir. Gerçek kendimizle tanışmak kabulü ya da reddetmeyi gerektirir. Hangisini seçeceksiniz?
Yakınlık, cesaret ister.
Kendi karanlığınla yüzleşmeni ister.
Yüzleşmek, değişimi doğurmak ister.
Değişim, sorumluluk varsa vardır.
Sorumluluk da sanırım biz yetişkinlerin pek sevdiği bir şey değil.
Ne dersiniz?
Kısa ve öz olarak diyebilirim ki, eğer daha iyi bir ilişki istiyorsak, sorundaki kendi rolümüze odaklanmalı ve tamamen kendimizi değiştirmeye çalışmalıyız.
Farkındalıkla