PIN

Çocukların silahla oynamasından korkmalı mıyız?

Dün akşam doğanın ortasında kendilerine keyifli bir yaşam kurmuş arkadaşlarımızın evine misafir olduk. Arazilerinin ortasında yaktıkları kamp ateşinde yetişkin sohbeti yaparken, 10 yaşındaki erkek çocukları karanlığın içinden elinde ışıklı bir tüfekle çıkageldi. Babası ise çocuğunun oyununa anında katıldı; -Canavarların hepsini vurdun mu?” Babanın bu sorusuna cevabı oyunun kendisi ile oldu. Karanlığa doğru çevrilen bir silah ve “dan,[…]
PIN

Çocukların özünü koşulsuz kabul etmek.

Farkında olmadan, çoğunlukla çocuklarımızı sadece var oldukları için onaylamak yerine eylemlerine göre onaylarız. Çocuklarımızın varlığına değer vermek, beklentilerimizin kapanlarına yakalanıp kalmadan var olmalarına izin vermek demektir oysa ki. Bu, çocuklarımızın varoluşlarından, tek bir şey bile yapmalarına, herhangi bir şey ispat etmelerine ya da herhangi bir amacı gerçekleştirmelerine gerek kalmadan “görmek” demek. Çocukların özünü koşulsuz kabul etmek. Çocuklarınızın yaptıkları herhangi bir şeyden tamamen bağımsız,[…]
PIN

Ceza

Çocuklarımıza bağırıyoruz, kızıyoruz, ceza veriyoruz ve sonra iyi davranmalarını bekliyoruz. Hangi çocuk kendisini kötü hissettiği halde “iyi” davranabilir ki? “Ben sevilmeyecek, saygı duyulmayacak kadar kötü biriyim” şemasını yerleştiriveriyoruz bilinçdışına. Unutmayalım; Çocuklar ancak ve ancak kendisine saygı duyan, duygularını anlayan, kendisini iyi hissettiren yetişkinlerle iş birliğine girerler. Bu demek değil ki sınır koymayalım; işin sırrı neyi nasıl uyguladığımızda.
PIN

Büyük tehlike; Manipülasyon.

Manipülasyon; gizli kontrol gücümüz. “Beni üzüyorsun.” “Beni sinirlendiriyorsun.” “Beni çileden çıkarıyorsun.” “Aa yemezsen üzülürüm ama.” “Dediğimi yapmazsan küserim ben de.” “Bugün bizi hiç üzmedin aferin sana.” “Bak amca kızacak şimdi.” Duygularımızın sorumlusu olarak çocuklarımızı gösterip onlara kendini suçlu ve kötü hissettirerek istediğimizi yaptırma taktiklerimiz. Bu manipülasyonlarla çocukta büyük bir suçluluk duygusu oluşur, ayrıca kendi duygularının bir önemi olmadığını, yetişkinlerin duygularının daha önemli[…]
PIN

Biz ebeveynler de bir zamanlar çocuktuk.

Anne babalarımız heybelerimize ne koyduysa, onlarla büyüdük ve şimdi sadece heybelerimizdekileri verebiliyoruz çocuklarımıza. Büyüdük, ebeveyn olduk ama içsel çocuğumuz hala oralarda bir yerlerde. Belki yeterince görülmedi, fark edilmedi, dokunulmadı. İçsel çocuğumuzla bağ kurabildiğimizde, kendi çocuğumuzla ve dünya ile de olumlu bir bağ kurabiliriz ancak. Bu yüzden bugün içsel çocuğumuzla buluşup, onunla konuşalım. Onu koşulsuz sevelim, saralım, ki[…]
PIN

Aileler, herkesin ihtiyacı karşılandığında en iyi şekilde çalışır.

Uçak yolculuğuna başlarken hostesler oksijen maskesinin nasıl kullanılacağını gösterir. “Yanınızda size eşlik eden bir çocuk varsa, önce kendi oksijen maskenizi takın ve sonra çocuğa yardım edin.” derler. Ne kadar iyi bir ebeveyn olduğumuz, kendi ihtiyaçlarımızı ne kadar iyi karşıladığımıza bağlıdır. Çünkü bu, çocuklarımızın ihtiyaçlarını ne kadar iyi karşılayabileceğimizi belirler. Şu senaryo bir bakalım: Yakın bir arkadaşınız[…]
PIN

Bu, kabul edilemez bir davranış.

Çocuklarımıza “Bu kabul edilemez bir davranış” dediğimizde, aramızda yeterince sağlam bir bağ ve sağlıklı bir ilişki olmadığında, büyük olasılıkla; Çocuklar böyle mesajlar aldığında, bunları söylemiş olsak da olmasak da ilişkimiz zarar görür. Her zaman hatırlayın; davranışları düzeltmeye çalışmadan önce aramızdaki ilişkiyi güvence altına almalıyız. Bağlanma odaklı ebeveynler olmalıyız. çocuklarımızın buna ihtiyacı var.
PIN

Duyguları, koşulsuz kabul edebilmek kolay mı?

Okuduğunuz kitaplar, dinlediğiniz uzmanlar hep aynı şeyden bahsediyor; duyguları koşulsuz kabul et. İyi ama bu öyle söylendiği kadar kolay mı gerçekten? Çocuğum öfkeli/ üzgün/ korkmuş hissederken o duyguyu öylece kabul edebilmek kucaklayabilmek kolay mı? Değil. Kolay değil. Hele ki yetişmesi gereken yemekler, yapılması gereken onca işlerin varlığı arasında nefeslenecek minicik bir an bile bulamıyorsan… Ve[…]
PIN

Saygı, “ne” değildir?

Sabah uyandığında o kadar güzel kokuyor ki, yanaşıyorum onu öpmek için beni eliyle itiyor. Öpeceğim inat ettim. Yemek zamanı geldi. Mutfakta epey zaman harcadım. Mis gibi yemekler yaptım. Önce çorba içecek sonra diğer lezzetli yemeklerden yiyecek. Önüne koyduğum yemeklerden en az iki tanesi yenecek! Ancak yemeğini yerse tatlı yiyebilir. Yok öyle mızmızlık. Televizyonu açayım da[…]